14 Kasım 2013 Perşembe

Afyon Kahvaltı Sofrası- Ataşehir

Çok sık Ataşehir'e gittiğim çok da sevdiğim söylenemez ama bir haftasonu orada kaldığım için pazar kahvaltısını yapmak için yer aradık ve dünyanın en kalabalık kahvaltıcısına geldik. Kahvaltı için sıra beklenir miymiş demeyin bekleniyor...

Tamamen doğal, taze ve lezzetinden olsa gerek inanılmaz ilgi görüyor. Hemen her masada sucuk görebilirsiniz sucuk yemeyen biri olarak bu kokuya maruz kalsam da şikayet etmedim. Bir de bal-kaymak diye bir gerçek var ye ye doymuyorsun.

Aslında kapıdaki kalabalığı gördüğün için kahvaltıdan sonra keyif yapmak istemiyor oluyorsunuz ama biz kimseye aldırış etmeden çay üstüne çay üstüne de kahve keyfi yaparak çok güzel bir pazar kahvaltısı yaptık. Aynı zamanda Afyon Kahvaltı Sofrasından alışveriş de yapabiliyorsunuz.

Ataşehirde yaşayanlara veya yolu düşenlere kahvaltı için önerebileceğim bir mekan ama özel olarak oraya gidilir mi ? Bence gidilmez...



3 Kasım 2013 Pazar

City Burger - Handcrafted



Şuan aklınıza gelen bütün hamburgerleri hatta Beşiktaş'taki bütün mekanları unutuyorsunuz. Çünkü ben unuttum ve canım city burgerden başka bir şey kesinlikle istemiyor.

İlk görüşte aşk bu olsa gerek, şuan bile yazarken keşke Beşiktaş'ta otursam dedim.

Nasıl güzel, nasıl güzel... Artık soslarının içinde ciddi bağımlılık yapan bi madde katıldığını düşünmeye başladım. Mano Burger'e çok benziyor ama bence daha güzel. Fiyatları da çok çok normal; seçtiğiniz burger, patates ve içecek 15.75... Artık Beşiktaş'ta bir mc, bir burger yapmak yasak!

Ayrıca güzel burgerlerinin yanında, İki yüzlü kahvaltı adı verilen kahvaltıda özel hamburger ekmeğinin bir yarısında tavada yumurta, diğer yarısında ise bolca sucuk, salam, sosis ve lezzetlerin üzerinde eritilmiş özel kaşar peyniri, çıtır patates kızartması, acıka (çemen), zeytin, domates konuluyor.

Peki nerede burası?

Ihlamurdere Cad. Çelebioğlu Sok. No:15/2 Beşiktaş/İSTANBUL

Kahvaltıcılar sokağına gelmeden hemen bir önceki sokakta hemen gözünüze çarpacaktır.


19 Ekim 2013 Cumartesi

Cookshop Caddebostan

Sonunda caddede görmek istediğim yerler açılmaya başlıyor...

Daha yazın Cookshop neden yok diye yakınırken açılması en çok beni mutlu etmiş olmalı. Ne kadar caddenin ana mekanlarına uzak olsa da insanları kendine getirmeye başarmış gibi duruyor. Her gittiğimde daha kalabalık olduğunu fark ettim.

Artık canımız magnolia çektiğinde bir kez daha düşünmemize gerek yok :)))



1 Ekim 2013 Salı

GODIVA




Belçika'da !926 yılından beri efsanevi bir çikolata markası olan Godiva toplam 84 ülkede 450'den fazla butik ve mağazaya sahip. New York'tan Paris'e, Tokyo'dan İstanbul'a...

Özellikle Ülker bünyesine katılmasıyla çoğalarak artacak ve insanların alışverişten, yoğun tempodan yorulup dinlenmek için sıkça uğradıkları yerler arasında olacak gibi gözüküyor.

Çikolataya batırılmış çilekler, trüfler, çeşit çeşit çikolataların yanında çayınız, kahveniz veya limonatanızla oldukça sakin ve o tatlıların verdiği hazla çok çok güzel dakikalar geçireceğinize eminim.





Godiva Mağazaları;
Godiva İstinye Park
İstinye Bayırı Caddesi İstinyePark Alışveriş Merkezi No:73 Giriş Katı L-350
34460 Sarıyer / İstanbul
Tel: +90 (212) 345 68 78 - 79

Godiva Akmerkez
Nispetiye Cad. Akmerkez Kapı No: 336
Etiler / İstanbul
Tel: +90 (212) 282 19 10 - 11

Godiva Nişantaşı
Abdi İpekçi Cad. Ünsal Apt. No: 6 / 8 B
34371 Nişantaşı / İstanbul
Tel: +90 (212) 246 41 86

Godiva Suadiye Bağdat Cad. No:-412-413
Suadiye/İstanbul
Tel: +90 ( 216 ) 380 32 33

Godiva Panora AVMTuran Güneş Bulvarı No: 182
Oran Çankaya / Ankara
Tel: +90 (312) 491 14 19

Godiva Filistin CaddesiFilistin Sokak No:31/6 GOP,
06700 Çankaya / Ankara
Tel: +90 (312) 436 04 33

Godiva City's AVM MahalleTeşvikiye Caddesi City's AVM Mahalle katı 122 Nolu Bölüm
34371 Nişantaşı / İstanbul 
Tel: +90 (212) 373 27 15

16 Eylül 2013 Pazartesi

Muaf



Günü sakin geçirmek istediğimde aklıma ilk gelen yer Moda oluyor. Genel de Modaya waffle yemek için gitsem de bu sefer farklılık yapmak istedik ve Muaf'a girdik. Aslında uzun zamandır orada ama hep bir deniz aşkı beni oraya götürmüyordu.

Nostaljik ve küçük sempatik bir yer. Ve açıkçası yemeklerinin güzel olacağını düşünmüyordum. Hatta çok tereddütte kaldım. İnanılmaz hafif ve güzeldi. Özellikle patatesleri ev yapımı olduğu için ananemdeymiş gibi hissettirdi.

Çalan müzikler de çok başarılıydı. Çıktıktan sonra da 'klasik muaf günü' yapma kararı aldık.

Servisin yavaş olması dışında hiçbir sorun yoktu. Ama beklediğiniz zamana değiyor.




11 Eylül 2013 Çarşamba

Dag Dag

Benim gibi fast food düşkünüyseniz ve Beşiktaş'ta çok sık takılıyorsanız burası inanılmaz hoşunuza gidecek demektir. 

Bahçeşehir Üniversitesinin karşısında çok küçük bir mekanda çok lezzetli doyurucu ve şip şap yiyerek kalkabileceğiniz bir yer. Çok yeni açılmış bir yer olsa gerek ki yeni gözüme çarptı. Dışarıdan da çok sıcak bir havası olduğu için hemen gidip bakmak istedik. Çok da beğendik. Galiba artık Mc Donalds'da zehirlenmem son bulacak...






10 Eylül 2013 Salı

All Happy Days Brasserie

Bağdat Caddesindeki Schlotzsky's yerine açılan All Happy Days, aslında mobilya ve ev tekstil ürünleriyle bildiğimiz...

Bizim de bir süredir gözümüze çarpan bu yere artık oturma kararı aldık.O kadar rahat ve huzurluydu ki bir kaç saatimizi orada geçirdik. Kahve içip, sakince dertleşip konuşmak için inanılmaz uygun bir yer. Cadde üstünde böyle bir yer bulmak oldukça zor aslında.

Çalan müziklerin güzelliğinden bahsetmeden de duramayacağım. Aklınıza gelebilecek bütün aşk şarkıları, Something Stupid, Rosey-Love, Shape of my heart...

Ben derim ki fal bakan bir arkadaşınızı alıp gidin...





4 Eylül 2013 Çarşamba

HUQQA


Muhafazakarların Reina'sı diye geçen Kuruçeşme'de bir mekan. İnanılmaz güzel, gösterişli bir mimari yapısı ve çok da güzel bir boğaz manzarası var.

Çok fazla sınıf ayrımı yapan yorumlar olsa da oldukça karma bir yapıya sahipti. Çok açığından, kapalısına kadar.

Normal mekanlardan farklı olarak menü tabletle geliyor, ve çok tatlı bardaklarda limonata servisi yapılıyor. Fiyatları Kuruçeşme'deki diğer mekanlara göre uçuk olmasa da Nargilenin 300 tlye kadar yükseldiğini duyunca bir oha etkisi bırakmıyor da değil. İçeriye damsız girilmiyor gibi saçma sapan bir kuralları var ama içeride erkek erkeğe oturan bir çok masa bulabiliyorsunuz o kuralı neye göre uyguladıklarını tam anlamadım.

Bana çok kasıntı bir mekan gibi geldi, bir kere gittim bir kez daha gider miyim bilmiyorum ama bir teklifle oraya çağrılmadıkça gideceğim bir mekan değil.





Go Mongo



Moğol Barbeküsü, İstinye, Suadiye ve Meydan'da bulunan Moğolların geleneğini Batılılaştırıp günümüze uyarlayan bir konsepte sahip.. Go Mongo konsepti ise gelen misafirlerin Moğol Barbeküsü yanında Asya mutfağının seçkin yemeklerinden tatmalarına olanak sağlama fikri ile geliştirilmiş ve Güney Asya (Vietnam, Endonezya, Malezya, Tayland, Singapur, Japonya) mutfaklarının seçkin örnekleri de menüye dahil edilmiştir.

İlk Asya Mutfağı deneyimini İngiltere'de çok meşhur diye gittiğim bir yerde yaptım ve kesinlikle uyuşamadık ondan sonra da ağzıma sürmem sandım. Ama noodle öyle değil ki noodle bizden bildiğin erişte... Beni doyurmuyor o çok çok ayrı bir konu tabi o yüzden de yanında başlangıçlardan yada üzerine tatlılardan bir şeyler daha şart.

Benim tavsiyem ise; Shanghai Noodles ve Mango Sufle..

19 Ağustos 2013 Pazartesi

Bodrum Mantı



Haftada mutlaka en az 2 kere mantı yiyen biri olarak Bodrum Mantı'yı artık yazma zamanım geldi galiba...

İlk olarak Arnavutköy'de açılan Bodrum mantı çok büyük bir kitlenin ilgisini çekince Bağdat Caddesi, Bodrum-Türkbükü, Fenerbahçe, Ulus ve çok yeni olarak da Nişantaşı'nda açıldı.

Mantı zaten bu dünyadaki gelmiş geçmiş en güzel lezzet bir de kızarmış hali.... Beni tanıyan mantıya karşı olan zaafımı bilir. Bazen gittiğimde normal mi yesem Bihter mi derken kendimi ikisini de yerken buluyorum.

Bodrum Mantı'nın en güzel özelliği aynı zamanda 24 saat açık oluşudur. Yani canınız ne zaman isterse emrinizde. Bir diğer sorunda garsonlarla takışsan da onlara bahşiş bırakmak zorundasın. Bu hesaba yansıyan bahşiş olayını sadece mantıcılarda gördüm ilginç bir şekilde hiç sorgulamadım ama böyle de bir gariplik var.

Bazen de çok nadir bir şekilde tatlı ikramı oluyor. İki helvanın arasında dondurmalı Bebek tatlısı da alışılmış ama daha değişik bir lezzet.

Bodrum Mantı'nın menüsünde mantıdan başka lezzetlerde var ama Bodrum Mantı'ya gidip de 'MANTI YEMEMEK NE DEMEK?' beni kızdırıyor bu durum ....


18 Ağustos 2013 Pazar

Yummy Cupcakes

Amerika'nın ünlü kek zinciri CKM'nin hemen karşısında sizlere ben buradayım diye bağırıyor..

Hiçbir katkı maddesi kullanmayan ve günlük olarak üretilen Yummy Cupcakes ilk olarak Caddebostan'da sonra Kanyon ve Akmerkez'de de şube açtı.

5 çayı tatlısız olmaz ve bu lezzeti de dilediğiniz hangi tatta isterseniz burada bulabilirsiniz. Hatta küçük sürprizler, hediyeler için de Yummy Cupcakese başvura bilirsiniz.

Unutmayın 'tatlı yiyip tatlı konuşun.'




16 Ağustos 2013 Cuma

Hello Kitty


Tamamen saf ve masumca meraktan girdiğimiz mağazadan kendimi zor çıkardım. Nasıl tatlı, nasıl pembe, çocukluğuma mı dönsem, bir bebek bulup ona mı alsam çıkamıyorsun içerden hele ki kız kardeşin, kuzeniniz, kızınız varsa götürün, götürün ama bir sınır koymadan çok büyük zarar gelebilir.

Çocuklar için makyaj malzemesinden banyo takımına, yetişkinler için Hello Kitty konseptli kıyafetlerden mandala kadar pek çok ürün mevcut. Ve tabi ki tatlıları yemede yanında yat...

Tek sorun daha çok çocuklara yönelik olduğu için sigara içenler için pek uygun değil. Oturup keyif yapmaları da pek mümkün değil.



15 Ağustos 2013 Perşembe

Gezi İstanbul

31 Mayıs günü başlayan olaylarla birlikte belki çoğu İstanbullunun bile bilmediği, farkında olmadığı bir park duyuldu, Gezi Parkı. Bu parkta olanlarla birlikte özellikle Taksim'de olmak üzere bir süreliğine İstanbul'da hayat durdu. Dışarı çıkarken bir kaç kez daha düşünür olduk.

Ağustos başında ablamla birlikte iş görüşmesine gittim ve Taksim'de her şey normale dönmüş diyebiliriz. Sadece nöbet tutan polisler dışında... O günden sonra hiç gitmedim şuan nasıl bilmiyorum ama o an bir enteresan gelmiyor değil...
 
Her neyse ablam görüşmeden çıktıktan sonra Gezi İstanbul'da bir şeyler atıştırmaya karar verdik. İsminden dolayı olsa gerek daha önce dikkatimizi çekti. Yazın sıcağında ağır bir şeyler yememek için Sezar Salatası söyledim ve tabi ki Tavuk yerine Jambon. Özellikle menüde Tavuklu Sezar Salatası olmasına rağmen isteğiniz üzerine Jambonla değiştirte biliyorsunuz ve bunu hemen hemen her yer yapıyor. Kesinlikle böylesi çok çok daha güzel oluyor.
 
Çayımızı içip, sohbet muhabbet derken keyifli bir zaman geçirdik. El yapımı çikolataları da özellikle çok meşhur ama hava sıcak ve çikolata sıcakta katiyen çekilmiyor.
 
Gezi'nin en güzel yanı da Osmanlı, Türk, Batı mutfağını burada birlikte bulabilirsiniz. Özel ve süslü çikolatalar ve pastalarla sevdiklerinize hediye alma şansınız da var.
 
Gezi İstanbul'u Taksim'de, Caddebostan'da ve Kemerburgaz'da bulabilirsiniz.









13 Ağustos 2013 Salı

Magnolia Magnolia




Gezi olaylarıydı, yaz okuluydu tatiliydi derken bloğa uzun bir süre ara verdim. Ama geri döndüm ve yazacak bir sürü yer biriktirdim sizin için...

Nerden hangisinden başlasam derken bu arada sürekli canımın çektiği her fırsatta insanları sürüklemek istediğim. Cookshop'un meşhur Magnoliası olsun dedim.

Okulun bitişini kutlamak için Nişantaşına gittik. Asıl amaç beraber yemek yemekti ama ben dayanamayıp evde mantı yemiştim. I love MANTI... Neyse biz de o zaman tatlı, kahve keyfi yapalım derken meşhur Magnoliadan aldık... Puding ve meyve sevenlerin bayıla bayıla yiyeceği hatta sürekli canının çekeceği harika bir şey bu...

Ama bir sorun var ki o da krizin ne zaman geleceği belli olmuyor. En son beni evde vurdu ve hangisini istediğine karar veremediğim içinde kendimi çilek, muz ve çikolatalı magnoliayı götürürken buldum.


İstanbul'un lezzeti arasında da yerini alan Magnolia'yı size en yakın olan Cookshop'a giderek tada bilirsiniz.




9 Mayıs 2013 Perşembe

Peki Siz Nereye Sızmak İstersiniz ?




Çok yakın zamanda ablam evlendi. Çok da tatlı bekarlığa veda yaptık. Bu bekarlığa vedada Türkiye'ye çok yeni gelen bir vodkayla tanıştım. Puschkin, herkesin ilk denemesi olmasına rağmen çok hoşlarına gitti. Peki bu Puschkin ne ?



Puschkin Votka Türkiye’de ayarları değiştiriyor!
Geçmişi Rusya’daki Ekim Devrimine dayanan ve 1929’dan bu yana Almanya’da üretilen Puschkin Votka, artık Türkiye’de. Devrim sırasında Almanya’ya gelen bir ailenin yanında getirdiği ve sır gibi sakladığı orijinal bir formülden doğan Puschkin Votka, nihayet ülkemizde votka severlerle buluştu.

Dünyada eşi benzeri olmayan, buzdan sızan eşsiz tat…
Dünyanın birçok ülkesinde büyük ilgi gören Puschkin’i eşsiz kılan en büyük fark, sadece ona özel olarak geliştirilmiş buzda filtreleme işlemi. Eksi 8 derecede soğutulmuş buz katmanları arasından filtrelenerek hayat bulan Puschkin, bu sayede benzersiz bir saflığa ve tada ulaşıyor. Buzun içinde saatlerce eksi 8 derecede süren yolculuk, dünyada başka hiçbir votkada kullanılamıyor.



Hiç böylesini tatmadınız… Puschkin ailesi.
Puschkin ailesinin diğer üyeleri de en az onun kadar ünlü ve benzersiz. Kan portakallarının ferahlatıcı bir lezzete dönüştüğü Puschkin Red Orange; orman meyveleri ve efsanevi Sibirya Ginseng’i ile mistik bir serüven sunan Puschkin Black Berries; turunçgil meyveleri, enerji kazandıran taurin ve kafeini tek şişede aheng dolu birleşimle sunan Puschkin Time Warp.

Karizması herkesin dilinde…
Milyonlarca tutkunu olan Puschkin’i ünlü yapan bir diğer karakteristik özelliği de gösterişli 8’gen şişesi. Markayla özdeşleşen 8’gen şişe bulunduğu her ortamda hemen dikkat çeken orijinal formuyla adından sıkça söz ettiriyor.

Ayarları değiştiren, Türkiye’ye özel kampanya…
Puschkin Türkiye’ye kendisine yakışır bir biçimde iddialı bir reklam kampanyası ile adım atıyor. Birçok dünya markasının aksine Puschkin ülkemizde uluslararası kampanyaları kullanmadı, Türkiye’ye özel bir kampanya hazırladı.

Puschkin’in buzdan sızarak hayat bulmasını ve eksi 8 derece ayarı çıkış noktası alan kampanya, ‘Puschkin buzdan sızar, değişir ayarlar!’ sloganıyla güçlü bir giriş yaptı. Buzdan sızan ve ters duran bir şişenin kahraman olduğu bu kampanya, Puschkin’in eğlence, müzik ve keyfin ayarını değiştirmesini çarpıcı bir dille anlatıyor.

‘Puschkin buzdan sızar, değişir ayarlar!’ yaklaşımı Puschkin’in tadıyla ve tarzıyla Türkiye votka pazarında yol açacağı köklü değişime de vurgu yapıyor

  Bütün gece herkes nereye sızmak istediğiniz söyledi görünen o ki herkes aşka sızmak istiyor. Peki siz nereye sızmak istersiniz?